18 Temmuz 2013 Perşembe

Ben Kalender Meşrebim...



Uzun bir aradan sonraaaaaa meer merr merr merrhabbaaaaaaaaaaaaaaaaaa.........
Sizlere çok özel çok güzel haberlerim var sevgili olmadığı halde olduğunu varsayarak yazdığım okuyucularım,takipçilerim,Onur'cularım ya da ne hikmetse işte.... 
Saat gecenin ikisi ve evet;şu anda sivrisinek tarafından ısırıldım.Bismillah daha yeni geldim.Uyurken ısırsa kızmazdım ama ayıkken olmadı hacı... Bugün Sultanahmet de kadim dostlarımla çok güzel bir iftar yaptık.Ardından,İstanbul'u karşımıza alıp çaylarımızı yudumladık.Çevirmediğimiz muhabbet kalmadı diyebilirim;futboldan tut da tarihe;tarihten tut da müzik dünyasına,müzik dünyasından tut da eski yahut yeni sevgililere(bu konuya geleceğim) ve hatta rüyaları bile.Rüya dedim de aklıma geldi bir şey anlatayım.Bu aralar rüyalarla başım dertte.Rüyamda önüne gelen kırbaçlıyor beni;yeminle... Acıya dayanıklıyımdır ama manav Hüseyin ağabeyinin elinde kırbaçla ve pos bıyıklarıyla rüyamda ne işi var?Burada sorun bıyıklar değil,tamamen Hüseyin ağabeyin ta kendisidir yanlış anlaşılmasın sakın!Sorarım;ne işi var bu adamın rüyamda lan...Bu yaşta her erkek rüyasında Carmen Electra'dan tut Jennifer Lopez'ine kadar ve bütün Victoria Secret meleklerini görüp vücudunun her kıvrımını adı gibi ezberlerken neden ben Hüseyin ağabeyi rüyamda kırbaçla görüyorum ya!! Moruk,inan şaka yapmıyorum.Basiretim bağlandı desem yeridir.Uyumaktan korkar oldum yahu!Bana diyorlar ki; ''Bu komik hikayeleri nereden buluyorsun Onur!'' Ben bir şey yapmıyorum kendi geliyor bana!Tamam,anlatınca eğlenceli oluyor ama rüyamda nasıl acı çekiyorum bilemezsin.Ergenliğimi yedin Hüseyin ağabeyi.Ettiğini bulursun ama!Ben bir rüyana girsem ne yapacağımı biliyorum da sana,neyse...
Efendim,parantez içinde bahsedeceğime dair vaat ettiğim ''Sevgili'' konusuna geldi sıra.
Hatırlar mısınız bilemem ama,bundan iki hafta önce koşuda çıtır bir kızla göz temas kurduğumuzu ve aramızda bir elektriklenme olduğunu yazmıştım.Hatta,koşuya babasıyla birlikte geldiği için yanına yaklaşma şansım bulunmadığında dolayı babasına lanetler yağdırarak yerden yere vurmuştum.Hah!İşte o hatundan bugün telefon numarasını aldım.Meğer dünden vermeye razıymış;telefon numarasından bahsediyorum haa! 15 dakikalık kısa ama çok tatlı muhabbetten sonra yeşil ışık yaktı,çabuk çabuk telefon numarasını verip palas pandıras gitti.Benim mesaj atmamı ya da aramamı bekliyor.Yarın mutlaka arayacağım.Sevebilir miyim bilmiyorum!Çünkü,o ilk sevdiceğim çıkıp gittikten sonra aşk kapısını kapatmıştım.Aşk yuvasının içinde yalnız durmaya söz vermiştim.Ve hiç kimse kapıyı çalmaya bile yaklaşamadı.Gariptir,ben ilklerimi hiç unutamam.İlk sevişimi,ilk kanadımın kırılmasını,ilk düşüşümü,ağlayışımı,korkumu vb... 
Yani kolay kolay sevebileceğimi sanmıyorum.Zaten artık hiç görmemiş gibi her kanım kaynayan hatuna ''Aşık olayım,Seveyim'' gibi bir tavır takınmıyorum. Ortak paylaşımda bulunup,hayatı herhangi bir kadının fikriyle,görüşüyle,mizahıyla,kafasıyla yaşayarak yorumladıktan sonra,eskiden beri hep merak ettiğimi sorularıma cevap bulacağım;bir kadınla dünya ne renk? 
Evet,gerçekten bu sorunun cevabını merak ediyorum.Bana ne katıyor ne götürüyor?Hadi bakalım.Bunu Aysu'yla öğreneceğim.Onu kullanmıyorum,sakın yanlış anlaşılmasın.Aramıza öyle bir mesafe koyacağım ki,ikimizde o mesafeyi geçemeyeceğiz.Çok güleceğiz,çok eğleneceğiz;ama birbirimizi sevmeyeceğiz.Yani öyle planlıyorum.Zaman ne gösterir bilmem.Tut ki aşık oldum bir de,işte o zaman kendimi asla affetmem... 
Hayırlı sahurlar efendim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder