''Biliyordum.'' dedi,ayrılmamız gerekiyor derken gözlerine... ''Biliyordum'' dedi, ''Sevmediğini... En başından beri biliyordum.Derdin gönül eğlendirmek değildi.Benimleyken,sanki birisini öldürmeye çalışıyor gibiydin;küllerin üzerine su dökmeye,yeniden doğmaya çabalıyordun. Hiçbir zaman beni sevdiğini söylememen de bu yüzdendi zaten.Kim olduğunu bilmiyorum ama hep başkasını gördün bana bakarken.Diyeceksin ki, 'bunları bildiğin halde neden devam ettirdin bu oyunu?'.Çok yaralıydın be Onur.Aynı 3 sene önceki ben gibiydin;kanadı kırık... Kızmıyorum sana.İstersen,arkadaş kalalım...''
Sustum...
Sonra hep sustum.
Suskunluğum ağır geldi bedenime;kalkıp gidemedim...
Bir filmin en dramatik sahnesi gibiydi sanki,hiçbir zaman unutulmayacak olan.3 ayda nasıl bu kadar tanıyabilmişti beni?Nasıl farkındaydı her şeyin?Hiç kendimi bu kadar aciz hissetmemiştim...
Güçlü bir rüzgar esmesini istedim;çok güçlü bir rüzgar ama.Bir anda alsa,savursa beni bilmediğim bir yerin biçimsiz bulutunun içine...
Ardından,bir süre konuştuk.Fırtına esip geçmişti ama ikimizde hayattaydık.Kendimize geldik;silkindik,sonra uzunca güldük.Vedamız,hiç olmadığı kadar neşeliydi.Çok hafiflemiştik;istesek uçabilirdik.İnsanüstü babasından dayak yemeği de göze alarak evine bıraktım.Ayrıldık... İkimizde hiç olmadığı kadar mutluyduk belkide.
Benziyorduk birbirimize..
Kendimizi kandırmaya çalışırken
yakalanmıştık.
SOBE..!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder