7 Temmuz 2014 Pazartesi

Karaltı Bilmecesi!





Bu üniversite tercihleri bunaltıyor beni canım! desem inanmazsınız herhalde.Sakın inanmayın,ben birçok arkadaşıma göre fazla gamsız,aşırı umarsız biriyim.Uzun süreler bunu inkar etmiş olsam da,bana yapılan bu yakıştırma sonucunda o 'Gamsız' kalıbına kendimi sığdırıp, 'Doğru yahu!Ne zaman bir şeyi ciddiye aldım ki ben?' deyip,bundan sonra her şeye 'koy ver,gitsin!Hayata bir defa geliyorsun sonuçta.O yüzden öyle tasasız,öyle umarsız yaşayacaksın ki,ruhun ölü bedenine yukarıdan bakınca:''Ah be!Yaşayamadan öldü!Yazık.'' demesin.Ya da derse desin,bana ne?Bak,gamsız yanım yine ortaya çıktı :) Üniversite işinden söz edecektim.Edelim o vakit.Büyük ihtimalle İstanbul'daki özel üniversitelerden birisine %50 veya %75 burslu gideceğim gibi görünüyor.O büyük ihtimal,Yeni Yüzyıl Üniversitesi üzerinde yoğunlaşıyor; %75 burs aklımı çeldi.Aman,çok sıkıcı konular değil mi?Ne olacaksa,bir an önce olsun;hayırlısı olsun...
İki gün önce,Şarköy'e gittik.Birkaç gün orada kalmayı kararlaştırdık.Oruç nedeniyle denize girme gibi şansımız pek yoktu tabi;geceleri belki.O gecelerden biri!Denize sıfır denebilecek bir evde iftarımızı bahçede yapıp,iki lafın belini kırarken,denizin kıyısında bir karaltı gördüm.Uzaklık ve karanlık sebebiyle kim veya ne olduğu seçilemeyen,belli belirsiz,koyu renkli bir şekil.Plajda kimseler yok.Geceleri plajın belirli yerleri,gece girmek isteyenler için aydınlatılıyor.Ama o gördüğüm şey aydınlıkla-karanlık arasındaki ince çizgide olduğundan mütevellit,tanımsız görünüyor.Yanımdaki dört kişide uzun uzun baktı ama bir anlam veremedi.Oturduk,yarım saat ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz.O karaltı,yavaş yavaş plajın aydınlık kısmına doğru ilerlemeye başladı.Nabız dakikada 200 defa atıyor,gözler yerinden fırlamış adeta dürbün görevi yapıyor ve karaltının şifresi çözülüyor:Tıknaz,tahminimce kırk yaşlarında bir adam.Ama adam sırtını dönünce,insan olduğunu anlayamıyorsunuz.Bakın,ben günümün büyük bir kısmını hayvan belgeli izleyerek ve dergilerini okuyarak geçiririm. Envai çeşit canlı gördüm ama hiçbiri bu adam kadar kıllı değildir.Mübalağa etmiyorum!Egzantrik bir şey olmasa inanın anlatmazdım.Öyle ki,bu adam çırılçıplak sokaklarda gezse,hiç kimse soyunuk olduğunu anlamaz.Takım elbise giymiş sanırsınız.Öyle ki,adama kıllı demek ayıp olur;postu var postu.Yani bu adamı Antarktika'ya anadan üryan bıraksan,postu için avlarlar onu.Çokta güzel kürk olur.Dünyanın birçok yerinde nesli tükeniyor diye koruma altına alırlar,öyle bir canlı.Samimi söylüyorum hayatımda ilk defa bu kadar kıllı bir canlı görüyorum.Ulan akşam uyuyamadık,daha ne diyeyim?Kapı pencere kilitledik.Arkadaşım babasının bıraktığı av tüfeğini eline aldı, 'Nöbet tutsam mı acaba?' diye soruyor.:) Tamam,bende doğallıktan yanayım ama adamın doğallığı bizim doğamıza aykırı.Git ormanda yaşa yahu! O yüzden,her zaman söylerim yine söylüyorum:İyi ki kadınlar var...

Öyle işte!
Bu gözler bunları da gördü ya,daha ne diyeyim...
Görüşmek üzere...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder