22 Ağustos 2014 Cuma

Kendini Yönet...!




Üzgün müsün?O zaman benim yaptığımı yapın.Dans et ya da git duşun altına gir ve beden ısısı kayboldukça üzüntünün bedenini terk ettiğini gör.Başında akan suyun etkisiyle,aynı ter ve toz gibi üzüntünün de bedeninden temizlendiğini hisset.Neler olduğunu gör!Zihnini öyle bir duruma sokmayı dene ki,önceki haliyle çalışamasın.Her şey olabilir.Aslında asırlar boyunca geliştirilmiş tekniklerin hepsi,zihni eski kalıplardan uzaklaştırma çabasından başka bir şey değildir.Örneğin:Öfkeliyken,birkaç derin nefes alman yeterli.Derin bir nefes al ve derin bir nefes ver;iki dakika yeter.Sonra öfkenin nereye gittiğini gör.Zihni şaşırtıyorsun;ikisi arasında bağlantı kuramıyor. 'Ne zamandan beri?' diye sormaya başlıyor zihin, 'Birileri öfkeyle derin nefes alıp vermeye başladı?Neler oluyor?...'
Herhangi bir şey yap ama bunu asla tekrarlama;işin aslı bu.Yoksa kendini her üzgün hissettiğinde duş alırsan,zihin bunu alışkanlık haline getirecek.Üç ya da dört defadan sonra zihin öğrenir, 'Bu önemli değil.Üzgünsün;bu yüzden duş alıyorsun.' O zaman duş üzüntünün parçası haline gelir.Hayır,bunu asla tekrarlama.Her seferinde zihni şaşırtmaya devam et.Yaratıcı ol,hayal gücünü kullan.Mesela,partnerin bir şey söylüyor ve sen kızıyorsun.Genellikle bu olduğunda,ona vurmak ya da bir şey fırlatmak istersin.Bu sefer değişiklik yap: Git ona sarıl!Onu kocaman öp misal,partnerini de şaşırt!Zihnin şaşıracak,sevgilin şaşıracak.Birden hiçbir şey eskisi gibi değil.O zaman zihnin bir mekanizma olduğunu göreceksin.Yeni bir şey olduğunda tamamen kayboluyor;zihin yeniyle baş edemez.

Pencereyi aç,bırak taze haya içeri dolsun...!

Benden söylemesi... :)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder